Seyit Onbaşı, Balıkesir’in Havran ilçesindeki bir köyden gelir. Çanakkale Savaşı’na katılan Seyit, Mecidiye Tabyası’nda tarihe geçecek bir kahramanlık öyküsü yaşar. 276 kiloluk bir top mermisini sırtına alır ve savaşın kaderini değiştirir. Bu olayın ardından Seyit Onbaşı, Çanakkale Zaferi’nin sembollerinden biri haline gelir.
Savaşın ardından Seyit Onbaşı köyüne döner ve hayatına mütevazı bir şekilde devam eder. 10 yıl boyunca kahramanlığını hiç öne çıkarmaz. Ancak Mustafa Kemal Atatürk’ün bir yol açılımı için Havran’a gelmesi üzerine, Seyit Onbaşı’yı görmek istediği haberini alır. Atatürk’ün isteği üzerine iki jandarma Seyit Onbaşı’yı bulur ve Atatürk’ün karşısına çıkarır.
Atatürk, Seyit Onbaşı’na maaş bağlamak istediğini söyler. Ancak Seyit Onbaşı, bunu kabul etmez. Onun için önemli olan savaşta görevini yapmaktır. Seyit Onbaşı, hayatını köyünde ormancılık ve madencilik yaparak geçirir. 1939 yılında 50 yaşında zatürre nedeniyle hayatını kaybeder.
Seyit Onbaşı’nın kahramanlığı, Türk halkının gönlünde ölümsüzleşmiştir. Onun gibi kahramanların sayesinde, Türk milleti tarihin her döneminde varlığını korumuş ve bağımsızlığına sahip çıkmıştır.